Felsefe, 'varlığın ve bilginin bilimsel olarak araştırılması anlamındadır. İslam dünyasında felsefenin karşılığı olan hikmet ise din ve felsefe alanında kullanılan geniş kapsamlı bir terimdir. Kuru akla dayalı olarak nitelenen felsefe kavramı ile aklın yanında hatta aklın aciz kaldığı konularda aşkın, imanın, ilmin, teslimiyetin, tevekkülün önde olduğu 'hikmet'i şiir üzerinde ayrı ayrı veya beraberce okumanın yerinde olduğu düşünülebilir. Klasik Türk şairleri geleneksel şiirin varlık gösterdiği geniş kültür coğrafyasında hayalden düşünceye, düşünceden hikmete doğru çok yönlü görev ifa etmişlerdir. Türk edebiyatı tarihinde şiir türünün konumlandığı anlamsal değeri, klasik Türk şairlerinin yazma geleneğinde Öne çıkan estetik, bilgi, hikmet/felsefe veya düşünceden ayrı görmek mümkün değildir.
Greimas'in göstergebilimsel çözümleme yöntemiyle ele alınan klasik Türk şiirindeki özne ile nesne arasındaki ilişkinin eyletim-edinç-edim-yaptırım boyutlariyla incelenebilirliği dikkat çeken bir noktadadır. Şiirsel birimlerin analizi, şiirin kapalı yapısının bölümlenerek okunması, bu bölümlerin dilsel dönüşümlerle gösterilmesine de imkân tanımaktadır. İmgeler arasındaki biçimsel ve işlevsel bağlantılar değerlendirildiğinde klasik Türk şiirinin felsefi konumu da belirlenebilmektedir. Böylelikle geleneğe ait ürünlere yapısal bir uyarlık kazandırılması mümkün olmaktadır. Bulunduğu uzam ve zamandan çıkarılmadan zaman ötesi bir okuma gerçekleştirildiğinde şiirsel ürünler disiplinler arası bir zemine taşınabilmektedir.
top of page
₺548.00Price
bottom of page